27 Haziran 2009 Cumartesi

anjiyotensin

anjiyotensin
Karaciğerde bireşimlenen anjiyotensinojen adlı bir alfa-2-globülin ile böbrekte üretilen renin adlı enzimin tepkimesi sonucunda oluşan madde. Reninle anjiyotensinojen arasındaki tepkimenin son ürünü olan antiyotensin I ya da proanjiyotensin adlı dekapeptit (on aminoasit grubundan oluşan peptit) fizyolojik olarak etkisizdir ve prohormon (hormon ön maddesi) olarak kabul edilir. Anjiyotensin I bir dönüştürücü enzim tarafından biyolojik olarak aktif bir oktapeptite (sekiz aminoasit grubundan oluşan peptit), yani anjiyotensin H'ye dönüştürülür. Bir dipeptidilkarboksipeptidaz olan bu dönüştürücü enzim özellikle akciğer ve daha düşük oranda böbrek dolaşımındaki kanda bulunur. Anjiyotensin II, genel adları anjiyotensinazlar olan çeşitli doku enzimleri tarafından hızla etkisiz hale getirilir. Anjiyotensin reninanjiyotensin sisteminin etkin hormonudur. Bu sistem dolaşım dengesinin (özellikle damar kaslarındaki gerginliğin) sağlanmasında önemli rol oynar. Anjiyotensin, etkisini kan damarlarının düz kaslarında gösterir; kan damarlarının büzülmesine ve dolayısıyla kan basıncının yükselmesine neden olur. Böbreküstü bezi kabuğunun glomerüler bölgesindeki hücreleri etkileyerek aldosteron üretimini de uyarır. Damar büzücü etkisi özellikle deride, böbreklerde ve karın içindeki organlarda görülür. Anjiyotensin ayrıca böbreküstü bezi iç bölgesinde katekolaminlerin açığa çıkmasını sağlar; sindirim kanalı, bronşlar, dölyatağı, idrar yollan gibi çeşitli iç organların düz kasları üzerinde kasılma yapıcı bir etki gösterir; geri besleme mekanizmasıyla böbreğin glomerüllere yakın hücrelerinden renin salgılanmasını engeller.
Anjiyotensin sempatik sinir sistemini uyarıcı ilaçların etkisiz kaldığı çevrel damar kaslarında gerginlik kaybının tabloya egemen olduğu akut dolaşım yetmezliklerinin tedavisinde kullanılır.